“Kameralar önünde tartışılması insanların kafasında soru işaretleri oluşturuyor. Bu siyah ya da beyaz bir şey değil. Yerin 15 kilometre altında gerçekleşen bir durum ve bununla ilgili kesin bir yargı oluşturmak zor.

Depremin büyüklüğü tartışılabilir, hangi fay kırılacak tartışılabilir. Bunu vatandaşın önünde tartışmanın bir anlamı yok. Bunun anlamı vatandaştan bir şey saklayalım değil. Marmara’da bir deprem olacak ve çevre iller etkilenecek. Bizim yapmamız gereken büyüklüğünü konuşmaktan çok, ona nasıl hazırlanacağız? Buna yoğunlaşmamız lazım.”

BÜYÜKLÜĞÜ KAÇ OLACAK?

Depremin zamanının bilinemeyeceğinin altını çizen Özener, “Büyüklüğü artı eksi 7,0 olabilir. İstanbul’da olacak depremden diğer iller de etkilenecektir.” ifadeleri kullanıldı.

VERİLER NEDEN FARKLI

Özener’e AFAD ve Kandilli Rasathanesi’nin verilerindeki farklılıklar da soruldu. Kandilli’nin ilk depremi Gaziantep Sofalıca olarak verdiğini söyleyen Özener, “AFAD’ın çözümlerinde Maraş çıkıyor. İki çözüm arasında 8-10 kilometre fark var. Sınıra çok yakın olduğu için birinde Gaziantep diğerinde Kahramanmaraş görünüyor.” değerlendirmesini yaptı.

Prof Dr. Haluk Özener’in açıklamalarından öne çıkan diğer başlıklar şöyle:

“7,7 büyüklüğünde depremin ardından Doğu Anadolu fay sistemleri yoğun olarak çalıştı. Bu saate kadar 7 bin 500’ü buldu deprem hareketliliği. Geçen yıl Türkiye’de olan toplam deprem sayısı 20 bin küsürdü. Artçı sarsıntıların aylar boyu sürmesi bekleniyor. Vatandaşlarımız olabildiğince sakin olmalı. Hasarlı binalara girmemeli.

Olası İstanbul depremine hangi uzman ne diyor?

Haberi Görüntüle

Marmara’da olabilecek depremi konuşurken ülkenin herhangi bir yerinde deprem olabilir diyorduk, bunu acı bir şekilde tecrübe ettik. Ülkemizin bir deprem ülkesi olduğunu gösterdi. Fay hatları var, enerji birikiyor ve bu enerji bir gün ortaya çıkacak. Ne zaman olacağı konusunda bir şey söyleyemiyoruz.

“HAZIRLIK İÇİN BİR FIRSAT”

Hatay, Antakya ya da Gaziantep, Kahramanmaraş depremleri olmasaydı ülkenin birçok yerinde insanlar huzur içinde yaşayacaktı. 10 saniye sonra deprem olacak gibi insanlar uyuyamıyor şu anda. Biz gerekli hazırlıkları yapmamız lazım. Bu bizim için bir fırsat.

30 saniye içerisinde depremin büyüklüğünü ve lokasyonunu verecek sistemlere AFAD da biz de sahibiz.

Vatandaşların oturacakları binaların güvenli olup olmadığına emin olmalı. Yerel ve merkezi yönetimler büyük çaba sarf ediyor. Herkes iyi niyetle bir şeyler yapmaya çalışıyor. Bu konuda iyi niyetli gelişmeler olduğunu düşünüyorum. Bu afetten hepimizin ders çıkarması gerekiyor.”